Dünyanın Önde Gelen Haberleri ve Ansiklopedisi
Slimfit
  1. TIP VE SAĞLIK

Diyabetliler karantinayı nasıl geçirmeli?

Diyabetliler karantinayı nasıl geçirmeli?
Sakura

Diyabet hastaları corona virüsü salgını sürecinde riskli hasta grupları arasında yer alıyor. Peki diyabetliler…

Pandemi halini alan ve Türkiye’yi de etkileyen corona virüsü salgını nedeniyle 65 yaşın üzerindekiler ve kronik hastalığı olanlar için sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Kronik hastalığı olanlar hastalık açısından risk taşırken diyabet hastaları da riskli grupların başında geliyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu verilerine göre diyabet nedeniyle dünyada her 8 saniyede 1 kişi hayatını kaybediyor.

Kendisi de 22 yıldır diyabet hastası olan Neslihan Sipahi diyabetle yaşamda büyük bir yol kat ettikten sonra koçluğu yapmaya başladı. Bu süreçte birçok diyabet hastasına tecrübeleriyle örnek olan Sipahi karantina sürecinde olan diyabet hastalarını da beslenme konusunda uyardı.

“KAN ŞEKERİNİZİ KIZDIRMAYIN”

Bu konuya dikkat çeken Sipahi, karantina nedeniyle evlerinde fazla vakit geçiren diyabet hastalarına bazı önerilerde bulunarak şunları söyledi: “Fazla karbonhidrat yükünden, tatlı ve unlu gıdalardan uzak durun. Çok yiyerek değil, yeterli ve dengeli beslenerek, günlerinizi geçirin. Bu sırada kan şekerlerimizi kızdırmayacak masum tatlılar yapmayı deneyebilir hem de vakit geçirmiş olabiliriz. Yediklerimizi günlük tutarak yazabiliriz. Porsiyon kontrolü yaparak, sebze ve meyve tüketerek vitamin ihtiyacınızı karşılayın. Bol su içmeyi ihmal etmeyelim ve su eksikliğini açlık hissi ile karıştırmayalım.

Gün içerisinde evde temizlik işleri yanında, yarım saat egzersiz yapabiliriz. Bu egzersiz sevdiğimiz müzik eşliğinde internet ortamında videolar eşliğinde de olabilir. Hem kilo almayı engellemiş hem de kan şekerlerimizin daha dengeli gitmesine yardımcı oluruz. Fazla kilonun ve bel kalınlığı çevresinin komplikasyon riskini arttırdığını ve hekimlerin istemediğini unutmayalım.”

“DİYABETLE MÜCADELE EDENLERİN BALIK TUTMAYI ÖĞRENMESİ GEREKİYOR”

Diyabet ile mücadelenin multidisipliner yani çoklu uzmanlık alanlarıyla yönetilmesi gerektiğini belirten Sipahi, sözlerine şöyle devam etti: “Kendi diyabetle yaşam tecrübelerimi sağlık ve yaşam koçluğu becerilerimle birleştirip diyabetlilere koçluk yaptığım günden beri diyabetin multidisipliner bir sistem içerisinde doktoru, hemşiresi, diyetisyeni psikolog ve motivasyonel yol arkadaşı dediğimiz yaşam koçu ile yönetilmesi gerektiğini savunuyorum. Çünkü diyabet asıl tanı konulduktan ve hastaneden çıktıktan sonra başlıyor.

Sağlık profesyonelleri bize balık veriyor halbuki benim diyabetle yaşama adapte olabilmem ve hayatımdan rol model çalmaması için balık tutmayı öğrenmem lazım. Yaşam tarzı değişikliklerini yapabilmem yani sağlıklı beslenme ve öğünleri yönetebilme, fiziksel aktivite, stresi ve psikososyal süreci yönetebilme, uyku düzeni, kan şekeri takibi, öz bakım bilinci, rutin doktor kontrollerini aksatmama gibi pek çok parametrede farkındalığa ve motivasyona ihtiyacımız var.”

DİYABET HASTALARI KORONAVİRÜS SÜRECİNDE NE YAPMALI?

Diyabet hastalarının salgın süresince yapması gerekenlere de dikkat çeken Neslihan Sipahi, “Diyabet kronik bir rahatsızlık olduğu için corona virüsü ile etkileşiminde risk grubuna girdiğini biliyoruz. Mutlak evde kalarak ve Sağlık Bakanlığı’nın hijyen ve sosyal mesafe önerilerini yerine getirerek kendimizi korumamız lazım. Randevu zamanınız gelmiş olsa bile rutin kontroller için sağlık kuruluşuna akut durumlar dışında başvurmayın. Hekiminizle ya da diyabet hemşiresi ile uzaktan iletişim kurun. Kronik hastalık nedeni ile kullanılan raporlu ve sürekli kullanım gerektiren ilaçların rapor tarihimiz bitse bile haziran sonuna kadar aynı raporlar geçerli olduğunu unutmayın.

Neslihan Sipahi

Enfeksiyon riskini azaltmak için açlık ve tokluk kan şekerlerinizi daha sık ölçüp kaydedin. Ayrıca gece kaliteli uyumak bağışıklık sistemimizi güçlü tutacaktır. Diyabet teknolojilerinden faydalananlar sensör ya da CGM verilerini dijital ortamda sağlık profesyonelleri ile paylaşabilirler. Stresimizi yönetmek için yoga, meditasyon ya da nefes egzersizleri yapabiliriz. Evde kitap, film, resim vb. sevdiğimiz hobilerle meşgul olmak bizlere iyi gelecektir” dedi.

kaynak: sozcu.com.tr

Makaleni beğendinizmi? Sosyal medyada takip edin!

Küfür, hakaret, rencide edici ve büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmayacaktır.

Sakura

San Francisco temelli bir firmanın tavuk tüyünden laboratuarda yetiştirdiği tavuk eti

Editörün Seçimi