Dünyanın Önde Gelen Haberleri ve Ansiklopedisi
Slimfit
  1. TARİH

Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk/20. bölüm

Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk/20. bölüm
Sakura

Mustafa Kemal Atatürk - Vesika 171-180

Vesika 171

Pangaltı, 20.10.35

  1. O. 3 Kumandanlığı’na

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine mahsustur.

  1. Hürriyet ve İtilâf ile Nigehbâncılar ve İngiliz Muhipler Cemiyeti’nin teşkil ettikleri blok ve Ali Kemal ve Sait Molla gibi bazı eşhâs, anâsır-ı gayr-i Müslime’yi mütemâdiyen Kuvâ-yı Milliye aleyhine tahrik ediyorlar. Rum ve Ermeni Patrikleri bu hususta mümessillere mürâcaat etmişlerdir. Adapazarı’nda maslûb Kâzım’ın kardeşi Hikmet buradan aldığı talimat üzerine başına topladığı beş on müsellah şahısla Kuvâ-yı Milliye aleyhine harekete başlamıştır. Yine bu civarda Değirmendere’de para ile adam toplamağa başlamışlar ve Geyve Hükümeti’ni basmağa karar vermişlerdir. Karacabey’de de aynı vechile ufak tefek hareketleri görülmüştür. Bursa’da Gümülcineli İsmail’in tertip ettiği çeteler bütün vilâyetin asayişini ihlâle ve Kuvâ-yı Milliye aleyhine harekete başlamışlardır. Biz hâl-i hazırda cebren iş görmekten ziyade şerre alet olanları elde etmeye gayret ediyoruz. Bu kerre Adapazarı’na giden memura talimât-ı lâzime verdik. Hatta Adapazarı ve İzmit civarında dolaşan bazı çetelerin tehcir dolayısıyla dağlarda bulunduğunu anlayarak kendilerine temînat vereceğiz. Ancak bu meselenin Hükümet tarafından takip edilmemesi elzemdir. Aynı vechile Adapazarı’ndaki Hikmet ve sâireyi de elde etmeye çalışıyoruz. Bursa’nın ve Ankara’nın nazar-ı dikkatini celp ettik. Taraf-ı âlilerinden de tevessül buyurulmasını ve İzmit ve Adapazarı’nda teşkilâtın tevsiine giden memura emredildiğinde mahâll-i mezkûreye de Ankara’dan nizamnamelerden gönderilmesi mercûdur. Giden memurumuz Erkân-ı Harp Yüzbaşı Cemal Efendidir. Muslihâne bir surette buralarda takviyet bulamaz, eşhâs-ı muzırra maksada imâle edilemez ise derhal icra-yı satvet mecburî olacaktır.
  2. Kuvâ-yı Milliye aleyhinde tertip olunan çetelerin faliyete başlaması buradaki muhâlif blokun alenî hareketi, Nigehbâncıların bir günde hapisten çıkarılması, Polis Müdüriyeti’nin Kuvâ-yı Milliye tarafdârlarına geçmemesi makamât-ı mühimmede henüz aleyhdârlar bulunması, Türkiye ajansındaki ihmal ve teseyyüb bizim partinin mağlûbiyetiyle neticelenecek fikrini veriyor. Hükümet pek ağır gidiyor. Henüz Kemal yerine iade edilmediği gibi Kastamonu Valisi olup harekât-ı milliyeden dolayı tevkif olunan İbrahim Bey bile yerine iade edilmedi. Arkadaşımız Erkân-ı Harp Edip pek âlâ polis müdüriyeti vazifesini yapabilir. Elhâsıl Hükümet bu batî hareketine devam ederse azasından bazılarının tebdili ve belki cümlesinin sukutu zarurî olacaktır, zannediyoruz. Zât-ı âlilerinin ve Rauf Bey’in Amerika gazetelerinde okunan (ehtvvsancç) İngiliz mahâfilinde su-i tesir etmiş ve (frzszdrsdlhy) şüphelerim arttırmıştır. Adam Block’un kat’î ve samimî ifadesine nazaran İngilizler Türkiye’nin işgali için hiçbir karar vermemiş yalnız malî ve idarî kontrol muhakkak imiş. İngilizler zâbitlerine Türklerle temas eylememeği emretmişlerdir. Sebebi güya kandırılmak korkusu imiş efendim.

Çanakkale Mevki-i Müstahkem
Kumandanı Miralay
Şevket

 

Vesika 172

Şifre

Sivas, 1.11.35

Bursa’da 56. Fırka Kumandanı Bekir Sami Beyefendi’ye

Bursa havalisinde Gümülcineli İsmail Bey’in tertip ettiği çetelerin hâl-i faaliyette olduğu Dersaadet’ten bildiriliyor. Bunlar tamamen tenkîl olundu mu? Vilâyet dahilinde harekât-ı milliye aleyhinde hiçbir tohm-ı fesâd bırakılmayacağı müsellem olan fatânet ve himmet-i âlilerinden muntazardır.

Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal

 

Vesika 173

Şifre
Müstaceldir

Amasya, 24.10.35

Ankara’da Yirminci Kolordu Kumandan Vekili Mahmut Beyefendi’ye

Harbiye Nâzırı’nın Vali hakkındaki son ısrarlarına da tarafımızdan âtideki cevap verilmiştir. Her halde zât-ı âlileri gibi muhterem ve kıymettar bir arkadaşımızın teessürünü mûcib olmak istemeyiz. Ve bunun için mümkün olan her türlü teşebbüsât dahi tabiidir. Hükümet-i hâzırayı en çok müşkil vaziyette bırakan ve her hükümeti bırakabilecek olan ve zaten bizim de vahdet-i milliyemize münâfi bulunan tarz, ahalinin hiçbir programa tâbi değilmiş gibi ayrı ayrı Hükümet’e karşı mutalebâtta bulunmasıdır. Çünkü Hükümet bir heyetle anlaşmanın kolayını bulabilir. Fakat her vilâyetle ayrı ayrı anlaşmak müstahildir. Bu takdirde istifa etmekten başka çare bulamaz. Hükümet-i hâzıra ufak bir tazyik karşısında çekilmeğe mütemayildir. Gelecek hükümetin kimlerden teşekkül edeceği ve ne hatt-ı hareket takip edeceği meşkûktur. Binâenaleyh maksada emniyetle vâsıl oluncaya kadar icap ederse biraz da fedakârlık yapmak zarurîdir. Her halde Ankara vaziyetinin Cemal Paşa’dan alınacak son cevâba ve arz ettiğim nikat-ı nazara göre hüsn-i idâre buyurulması müsellem olan dirayet ve vatanperverliğinizden muntazardır efendim.

Mustafa Kemal

 

Vesika 174

Zata mahsustur

Ankara’dan, 28.10.35

  1. O. 3 K.

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine:

Miralay Şevket Bey’den nâm-ı âlilerine gelen telgraf ber-vech-i âtidir:

Adapazarı havalisindeki vaka hakkında şimdiye kadar istihsal kılınan ma’lumât ber-vech-i zîr arz olunur.

Bu vaka ile alâkadar Kuvâ-yı Milliye aleyhinde Adapazarı ve civarında mebde-i isyan ile bundan ne suretle istifade olunacağı hakkında “zât-ı şâhâne, Ferit Paşa, Âdil Bey ve Sait Molla ile Ali Kemal’den mürekkeb grubun tasavvurâtını hâvi mektup kurye ile Sivas’a yola çıkıyor.” Ayrıca yola çıkarıldığını arz edeceğiz. Ada tahkikatı devam ediyor.

1– Bundan iki mâh mukaddem Amasya’dan Adapazarı’na gelen Çerkes Hikmet namında bir zat İzmit ve civarında ve Adapazarı havalisinde öteden beri kendisine ve ailesine muhâlif Sait Bey ve sâirenin orada Kuvâ-yı Milliye teşkilâtını kabul ve tatbik ettiklerini ve umum bu havali halkının Kuvâ-yı Milliye’ye iltihak ettiklerine dair telgraf çektiklerini haber alır. Bu parti aynı zamanda Kuvâ-yı Milliye teşkilâtına istinâd ile muhâlif tarafa biraz nümayiş yaparlar. Hikmet Bey partisi kendisinin Amasya’dan geldiğini ve Mustafa Kemal Paşa’yı tanıdığını, ancak kendisinin böyle bir teşkilâta mezun olduğunu ileri sürerek muhalefet eder. Hikmet Sivas’la muhabere etmek ister. Muhâlif taraf ettirmez. Esasen Hikmet Mahmut Şevket Paşa vakasından dolayı idama mahkûm olduğundan ve karşısındakilerin de İttihat ve Terakki zamanında sahib-i mevki ve servet olduklarını bildiğinden bir hiss-i rekabet ve havf ile Kuvâ-yı Milliye tarafdârlarına muhâlif bir hareket takibine başlar ve muhâlif teşkilât yapar. Bunu hisseden Sait Molla derhal İngilizlere haber verir ve Hikmet’i elde ederler. Hıristiyanlar aleyhinde bir isyana teşvik ederler. Bu hususa müteallik evrak elde edildi. Derhal Fransa ve Amerika Mümessillerine verildi. Mümessiller bunu kemâl-i ehemmiyetle alıp Fransızlar derhal torpido ile Paris’e gönderdiler. Harbiye Nâzırı Cemal Paşa’ya da verildi. Hükümet’in azasına emniyet olmadığından yalnız Sadrazam’a hususî olarak söylendi. Hikmet de dün İstanbul’da idi. Kendisi ile görüşüldü. Hakikat şöyle olarak tespit edildi:

  1. a) Hikmet Kuvâ-yı Milliye’yi kendisi teşkil edemediğinden müteessir.
  2. b) Muhâliflerinin yaptığı bir teşkilâta dahil olmayı küçüklük addediyor.
  3. c) Muhâlifleri bu teşkilâttan kuvvet alarak şahsî birtakım menâfi temîn ediyorlarmış ve tahakküme başlamışlar.
  4. d) Hikmet’in muhâlifleri veya Kuvâ-yı Milliye’yi temsil edenler İttihatçı imiş.

Karar:

Eğer Sivas Adapazarı’na ve İzmit’e bir telgraf yazarak derse ki Kuvâ-yı Milliye teşkilâtından bazı eşhâsın menâfi-i şahsiyelerini temîne ve ahere tahakküme başladıklarını haber aldık. Bu gayr-i meşrû’ hareketi takbîh ve reddederiz. Hikmet de ba’demâ muhalefet etmeyecek para aldığını ve alet olduğunu ( ) reddetti. Bu İngiliz (a d d 11) tertibi şüyû’ bulduğu için mevki-i fiile artık konamayacağını zannediyoruz.

Bahr-i Sefid Mevki-i Müstahkem Kumandanı: Şevket

  1. O. 20 K.
    Mirliva
    Ali Fuat

 

Vesika 175

TAMİM

Tel

Sivas, 31.10.35

İzmit, Adapazarı, Bursa, Konya, Balıkesir Heyet-i Merkeziyelerine

Kuvâ-yı Milliye’ye mensubiyetlerini iddia eden bazı eşhâsın menâfi-i zâtîyelerini temîn maksadıyla hareket ve tahakküm etmek teşebbüsâtında bulundukları işitildi. Gayr-i meşrû’ ve gayr-i kanunî harekâtın teşkilât-ı milliyede yeri yoktur. Bu gibiler hakkında Hükümet’in kanunu tatbik eyleyeceği muhakkaktır.

Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi namına
Mustafa Kemal

 

Vesika 176

Şifre
Gayet müstaceldir.

Sivas, 2.11.35

Harbiye Nazırı Cemal Paşa Hazretlerine

Dersaadet’ten aldığımız ma’lumât-ı mevsûkaya nazaran Kiraz Hamdi Paşa ile zât-ı şâhânenin bi’l-istişare Müşir Zeki Paşa riyâsetinde bir kabine hazırladıkları ve Sadrazam Paşa’ya istifa etmesini teklif edeceği bildirilmiştir. Buna asla ihtimal vermemekle beraber millet düşmanı eşhâsın mevki-i iktidara gelmesi yüzünden bütün Memâlik-i Osmaniye’nin İstanbul ile suret-i kat’iyede kat’-ı alâka eylemesi mecburiyetini mûcib olacaktır. Sadrazam Paşa Hazretlerinin hiçbir sebep ve behane ile mevkilerini terk etmemeleri lüzum-ı kat’isinin suret-i münasibede arz buyurulması istirham olunur.

Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal

 

Vesika 177

Şifre
Aceledir
Zata mahsustur

Sivas, 2.11.35

Ankara K. O. 20 Kumandanlığı’na
Erzurum’da K. O. 15 Kumandanı Kâzım Karabekir Paşa Hazretlerine
Diyarbekir K. O. 13 Kumandanı Cevdet Beyefendi’ye
K. O. 3 Kumandanı Salâhattin Beyefendi’ye (Tezkere)
Konya’da K. O. 12 Kumandanı Fahrettin Beyefendi’ye
Amasya’da Fırka 5 Kafkas Kumandanı Cemil Cahit Beyefendi’ye
Torul’da Kaymakam Halit Beyefendi’ye
Fırka 61 Kumandanı Kâzım Beyefendi’ye
Bursa’da Fırka 56 Kumandanı Bekir Sami Beyefendi’ye
Edirne’de Birinci Kolordu Kumandanı Cafer Tayyar Bey’e
Mardin’de Beşinci Fırka Kumandanı Kaymakam Kenan Bey’e

1– Pek mevsûk bir menbaa atfen Dersaadet’ten bildirildiğine nazaran iki üç günden beri mütekaid ferîkandan Kiraz Hamdi Paşa mâbeyn-i hümâyûna giderek saatlerce huzur-ı şâhânede kaldığı ve ber-vech-i âti kararın ittihâz kılındığı:

  1. a) Teşkilât-ı milliyeyi imhâ maksadıyla eski Dördüncü Ordu Müşiri Zeki Paşa riyâsetinde bir kabine teşkili, Kiraz Hamdi Paşa harbiye nâzırı, Prens Sabahattin hariciye, Tevfik Hamdi dahiliye nâzırı. Eşref ve Mahir Sait ve sâir zevâtın diğer nezaretlere tayini.
  2. b) Zât-ı şâhânenin Sadr-ı hâzıra bugünlerde istifa etmesini teklif etmek niyetinde olduğu.

2– Heyet-i Temsiliye tarafından Harbiye Nâzırı Cemal Paşa vasıtasıyla Sadrazam’a hiçbir sebep ve behane ile istifa etmemesi tefhim kılınmıştır.

3– Dersaadet’te Â’yân’dan Müşir Fuat Paşa siyasî işlere müdahale etmemesi hakkında zât-ı şâhâneye ma’rûzâtta bulunacaktır.

4– Temasta bulunulan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti heyet-i merkeziyelerine lüzumu vechile ve suret-i münasibede ma’lumât ita buyurulması muvâfık olur.

Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal

 

Vesika 178

Şifre
Zata mahsustur

Sivas, 13.10.35

Dersaadet’te Çanakkale Mevki-i Müstahkem Kumandanı Miralay Şevket Bey’e

Bir buçuk aya kadar meb’ûsan intihâbı hitam bulup inşallah meclis küşâd olunacaktır. Kuvve-i teşriiyenin gerek ecnebi ve gerekse dahilî düşmanlara karşı taht-ı emniyet ve muhafazada olarak ifa-yı hizmet eylemesi bugünün şâyân-ı teemmül ve pek mühim bir meselesidir. Dersaadet’te bu nokta-i nazardan dahilî vaziyeti nasıl görüyorsunuz? Mütelifîn tarafından bir tecavüz ihtimali mevcut olabilir mi? Her iki ihtimale karşı hafî ve celî ne gibi tertibât-ı tahaffuziye ve tedâfüiye ittihâzı düşünülmektedir? Zabıta, jandarma, millî ve hafî teşkilât ve askerî vaziyetimiz bugün ne haldedir ve ne yapılmak tasavvur buyurulmaktadır. Iş’ârını ricâ ederiz.

Heyet-i Temsiliye namına
Mustafa Kemal

 

Vesika 179

Adet
108

Pangaltı 20.10.35

Sivas Üçüncü Kolordu K.

C: 13.10.1919 şifreye:

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine şifre suretidir.

  1. Meb’ûsan’ın toplanmasında hiçbir mahzur ve tehlike yoktur. Efkâr-ı umumiye ve hatta dahilî düşmanlar da meb’ûsların toplanmasında Düvel-i Mütelife’ye gizlice umum meclise karşı herhangi bir hareketlerinin cihan-ı medeniyete karşı su-i tesir edeceğine nazaran yapmaları imkân dahilinde değildir. Ancak kuvve-i teşriiyenin hâl-i hazır salâhiyetinin tevsii sırasında zât-ı şâhânenin meclisi feshetmeye kalkışması ve muhâliflerin tehlikeli vaziyet almaları ve Düvel-i Mütelife’nin de bundan bi’l-istifade zât-ı devletleri gibi zevât-ı marufeye ve başlıca Kuvâ-yı Milliye-i âlilerine taarruz etmeye ihtisarları muhtemeldir. Buna karşı da muâhede-i sulhiyeyi bile imza etmek üzere Meclis-i Meb’ûsan’ın toplanmasına karar vermesinin ve Kanun-ı Esasî ta’dîlâtının bunlara yaptırılmasının ve Kuvâ-yı Milliye’ye mensup zevât-ı mühimmenin akd-i sulhe kadar ikinci ve dördüncü maddede arz edilen tarzda hareket eylemesinin muvâfık olacağı düşünülmektedir.
  2. Kuvve-i teşriiyenin her türlü ihtimale karşı dahilî ve haricî düşmanlara karşı muhafazasına ancak akd-i sulhe hatta Meclis-i Meb’usan’ın vazifesini bitirmesine kadar Kuvâ-yı Milliye’nin her kuvvetin fevkinde olarak kemâl-i mehabet ve hamiyetle vazifesine devamı kâfidir! mütâlaasındayız.
  3. İstanbul’da üç şubemiz vardır. Bunların azası kesîrdir. Asker ve jandarma, sivillerin, memurînin kısm-ı küllîsi, kıtaatın hemen kâffesi elde edilmiş, fikr-i millî tezyîd ve Millî Ahrarımızı Kongrece Vahdet-i Milliye gibi tekmil millî gruplar ve namuslu zevât-ı meşhure ve münevvere maksada imâle edilmişti. Şimdiye kadar mühim mesâilde kendilerine hissettirmeden mütâlaaları alınmış velhâsıl ekseriya millî hususâtta buradaki heyet-i hafiyenin taşradaki millî cemiyetlerin alenî vasıta-i icraiye ve faaleleri haline getirilmiş ve hâl-i hamiyette de aynı usûl ile vazifelerine devam ettirilmekte bulunulmuştur. Hükümet-i sâbıka zamanında teşkilâtı bir dereceye kadar ilerletilen ve bilâ-tefrîk bütün İslâmlar dahil edilen ... ikmâl edilmesine ve teşkilâtımızın tevsiine ayrıca çalışılmakta ve Kuvâ-yı Milliye ilerledikçe alenî teşkilât yapılmakta ve düşünülmektedir. Fakat evvelce arz edilen mütâlaattan dolayı ber-vech-i bâlâ kuvâyı idâre edecek heyetin hafî kalması ve Anadolu’da sonuna kadar vazifesinde devam edecek olan Kuvâ-yı Milliye’ye istinâd ve ayrıca hafî teşkilât yapılmaya kalkışılmasının muvâfık olacağı fikrindeyiz. Muhâlifleri de peyderpey işbu daireye celp eylemek de ahass-ı âmâlimizdir. Velhâsıl her ihtimale karşı zât-ı devletleri, Ali Fuat, Rauf, Refet Paşa ve Beyler gibi Kuvâ-yı Milliye’yi alenen idâre edenlerin akd-i sulhe kadar İstanbul’a ayak basmaları ve gazetelerde görülen meb’ûs olmak ve hatta silk-i askeriye girmek arzularını derhal tekzîb ettirerek her kuvvetin fevkinde olarak Kuvâ-yı Milliye’nin büyük vazife-i vataniyesini idârede devam buyurmalarının elzem olduğu kanaatinde bulunduğumuzu arz eyleriz.

Çanakkale Mevki-i Müstahkem K.
Şevket

 

Vesika 180

230

Pangaltı, 30.10.35

Sivas’ta K. O. 3 K.

Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine mahsustur.

1– Ahmet İzzet Paşa, Sadrazam, Harbiye Nâzırı, Erkân-ı Harbiye Reisi, Nafia Nâzırı ve programlara bi-hakkın sadık ve hâdim olan fakat maa’t-teessüf bazı kardeşlerimizin su-i zannına dûçâr olan ve sadakatiyle beraber mühim de bir kuvveti bulunan Göz Tâbibi Esat Paşa ile ayrıca Rauf Ahmet Bey ve sâir zevâtla gerek talepleri ve gerek münasebet itibariyle görüştüm. Bütün efkârın ittihat ettiği noktalar ber-vech-i âtidir:

  1. a) Meclis-i Meb’ûsan’ın suret-i mutlakada İstanbul’da ictimaı zaruret-i mücbire-i siyasiye ve mukadderât-ı memleket icabıdır. Ben de buna inandım. Yalnız Paşa, Rauf, Bekir Sami Beyler İstanbul’a gelmemelidir. Çünkü sakıt hükümet de evvelce Paşa’nın İstanbul’a celbi halinde kendisine kat’iyen ilişilmemesini vaat etmesini İngiliz’den talep etmiş iken söz vermediler. Son vakayi ise garezlerini tezyîd etti. Sadrazam Paşa meclisin İstanbul’da huzur-i vicdan ile ve kavaid-i meşrûtiyete muvâfık ittihâz-ı karar etmelerini ecânibe karşı söz alarak vaad etti. Fakat üç zatın temîni mümkün olamayacağından meb’ûs olurlarsa mezun olarak hariçte kalmaları veyahut meb’ûs olmayarak daha âli mahbûb-ı kulûb kalmaları, vazifelerine devam eylemeleri.
  2. b) Zaten hükümet akdedilecek muâhedede temsil-i nisbiyi ekalliyetlerin hukuku namına kabule mecburdur. Şu halde Meclis-i Millî’nin ekalliyetlerin de yeniden iştiraki için dağıtılıp tekrar toplanması mahâfilce kat’iyetle ümit edildiğinden (aytn) (hra.t) kalınması reyinize vâbestedir.
  3. c) Hükümeti devirmek yeniden eski soydan getirmek için İngiliz yardakçıları çok çalışıyor. Hükümet hakikaten hüsn-i niyet sahibi ve müstağnidir; binâenaleyh istifası halinde muhâliflerin mevki-i iktidara geçmesi muhakkaktır. Şu halde umumen (.....)

2– İntihâbatta en güzide insanları çıkarmak, lekeli veya maruf İttihatçılar ihmal olunmak, mümkün mertebe sosyalist, birkaç temiz Hürriyet ve İtilâfçı ilh... çıkarmak ve intihâbatta bunların gürültülerini haklı gösterecek tazyik ve müdahaleler göstermemek,

3– Hükümeti müşkilâta düşürmemek,

4– Bize zararı dokunacakları her suretle temîn ederek elde etmek istiyorum. Her taraf da bunu bana tavsiye ediyor. Meselâ Refi Cevat ve sosyalistler gibi, hürmet. İmza: Vasıf

Çanakkale Mevki-i Müstahkem K
Miralay
Şevket

Makaleni beğendinizmi? Sosyal medyada takip edin!

Küfür, hakaret, rencide edici ve büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmayacaktır.

Sakura

San Francisco temelli bir firmanın tavuk tüyünden laboratuarda yetiştirdiği tavuk eti

Editörün Seçimi