Zor İnsanlarla Nasıl İletişim Kurulur? Diyalogun 11 Kuralı

Etrafımızdaki insanlar bize  inanmama hakkına sahiptir; bizi sevmeyebilir, anlamayabilir ve bizimle aynı fikirde olmayabilirler. Bunu kabul etmek  zorundayız. Buna rağmen, her zaman anlaşma imkanı vardır.

Burada size karşıt görüşlere sahip olan sevdiklerinizle, arkadaşlarınızla vetanımadığınız insanlarla  iletişim kurmanıza yardımcı olacak diyaloğun 11 kuralı veriliyor.

Modern dünyada dengeyi korumak zordur: Bazen güncel haberlere bakmak bile  psikolojik bir travmaya uğramanız için yeterli olabilir. Bizler sürekli duygudan duygu geçişleri yaşadığımız için asıl önemli olana odaklanmada zorluk çekeriz. Bu durumda , kişinin en değerli kazamınlardan olan iletişim fırsatını korumak zor olur. İlişkinin  değerini korumak çok önemlidir. Duygusal karmaşadan kurtulmada yardımcı olan ilk adım, rasyonelleştirme ve düzendir. Duygularının  güdümünde yaşamaya alışmış  insanlar için bu, geliştirilmesi gereken öncelikli bir beceridir.

1. İletişim için hazırlanın

Herhangi bir diyalogdan önce, kendinizde bir ayarlama yapmalısınız. Tıpkı  konser öncesi enstrümanımıza verdiğimiz ayar  gibi. Öncelikle güçlü  bir pozisyon alın: Desteği ve dengeyi hissetmek için oturun veya ayakta durun . Sadece emin olduğunuz şeyi ve sizin için önemli olanı konuşun, neden bir diyaloğa girdiğinizi aklınızdan çıkarmayın. Eğer duygularınızın sizi provoke etme  ihtimali varsa, gözünüzü  sizin için istikrar ve denge sembolize edecek bir noktaya  yada kıyafetteki bir detaya  odaklayın.

2. Kavga değil, bir çözüm bulmak için kendinizi ayarlayın

Yakın biriyle zor bir konuşmaya başlarken  sesli olarak ya da içinizden şunu söyleyin: "Seninle kavga etmek değil, iletişimde kalabilmek için konuşacağım." Unutmayın ki diyalog, savaşı kazanmak için değil, birbirini anlamak için kurulur. Bir çocukla konuşurken gözlerinin seviyesinde kalın ona dokunun. Zor bir konuşmanın sonunda, mutlaka, "Ben seninleyim" deyin.

3. Açık olun

Etrafımızdaki insanlar bize  inanmama hakkına sahiptir; bizi sevmeyebilir, anlamıyor  olabilir, bizimle aynı fikirde olmayabilir. Bunu kabul etmek zorundayız. Her insanın kendi gerçeği vardır. Kelimelerin ardında yatanlara dikkat edin, daha derin anlamlar arayın. Bunun için sakinleşmeye çalışın ve diyaloğa açık olun.

4. Muhataplara saygı gösterin

Herkesin kusur, yanlış, eksik, hata yapma hakkı vardır. Bu, muhataba  özgü saygıyı iptal etmez. Unutmayınız ki, siz de haksız olabilirsiniz, öğrenmenize izin verin. Rakiplerimizin bize olan saygısı, kendimize duyduğumuz saygıyla başlar.

5. Muhatabınızın algı özelliklerine anlayışla bakın

Herkesin kendi dili ve kendi tepki hızı vardır. Tecrübemize  ve kişisel özelliklerimize dayanarak, bilgileri subjektif  algılıyoruz. Tekrar sormaya korkmayın. Bilginin "asimilasyonu" için kendinize ve muhatabınıza zaman tanıyın. "Sen" zamiri yerine daha çok  "ben" iletisini kullanın (Ben hissediyorum, ben kırgınım, ben sinirleniyorum, ben sanırım).

6. Kendi duygularınızı yabancı duygulardan ayırın

İletişimde, bizler  muhatabımıza düşüncelerimizi veya henüz açığa çıkarmamış arzularımızı yansıtma eğiliminde oluruz. Ve dolayısıyla bize de yabancı hisleri atfediyorlar. Bu bakış açılarını ayırt etmeyi ve kendinizle iletişim halinde olmayı öğrenin.

7. Muhatabınızın dilinde konuşun

Boşuna dememişler "Aynı dalga boyunda olmak" sözünü. Muhatabınızın ruh haletini yakalamaya çalışın, içinde bulunduğunuz an itibarıyla onu endişelendiren şeyin ne olduğunu anlayın. İyi bir şaka kolayca garip bir duruma dönüşebilir. Rakibiniz sert ve soğuk davranıyorsa, bu mümkün olabiliyor.

8. Manipüle edilmenize izin vermeyin

Agresif insanlarla iletişime geçtiğinizde, agresif üsluptan  zamanında çıkabilmeli, suçlamaları kendi adresinize kabul etmemelisiniz. Bu tür insanlar genellikle ortak ifadeleri  ve "biz" zamirlerini manipüle etmek için kullanırlar. Fakat, pasif agresif muhataplar da bulunabilir. Onlar arkadan konuşmayı ve gıyabında  laf söylemeyi  tercih ederler. Bu durumda, suçluluk duygusu ile  aşırı sorumluluğu kendi üzerine almamak  çok önemlidir. Bu tür temaslardan sonra belki de  kendinize iyi bir istirahat  vermelisiniz.  

9. Kişiliklere girmeyin

Muhatabın kişisel özelliklerini tartışmayın. Sadece konuşma konusuyla ilgili gerçekler ve olaylar hakkında konuşun. Diyalog yine de bir anlaşmazlığa dönüşürse, devam etmek çoğu zaman anlamsız olur. Çatışmayı şakaya çevirmeyi deneyin. Bu gibi durumlarda şu ifadeyi hatırlıyorum: “Küf tartışmalarla çoğalır. Küf ile tartışmayın”.

10. Muhatabınıza sizin için değerli olduğunu hissettirin

Bir kişiyle konuşurken, içinizden  tekrar edin: "Seni görüyorum", "Seninle aynı fikirde olmasam bile, düşüncelerin ve varlığının benim için önemli".  Muhatabınızın,  bir insan olarak sizin için değerli olduğunu anlamasını sağlayın.

11. Hatalarınızdan ders çıkarın

Diyaloğu tamamlayabilmek önemlidir. O anda samimi olarak söylenecek  "Teşekkür ederim", "Görüşmek üzere" gibi ifadeler uygun olacaktır. Geçmiş diyalogları analiz edin ve onlardan ders çıkarın. Kendine güvenen kişi hissiyatını ve beklentilerini ifade ederek  sakince konuşur;  iletişim için teşekkür etmenin yanı sıra  iltifatları kabul etmeyi de bilir.